Pepe eylemleri bol gençlik döneminde arkadaşlarıyla bir eğlence mekanının duvarına; 'Ya herkes dans edecek ya da hiç kimse!' yazmış.
Esasında konu bundan ibaret. 

"Yaşamı satın alamazsınız.
Yaşam akıp gider..."

Geçtiğimiz günlerde bu sözlerin sahibini, yüzyılın son devrimcisini uğurladık.
Jose Mujica, namı diğer El Pepe'yi.
Güney Amerika devrimlerinden kalan son büyük hikaye de bitti sanki.
Bu kuşaktan sonrası başka bir seviye ama ileri değil!
Bolivar'dan Marti'ye, Marti'den Fidel ve Che'ye, onlardan Chavez ve Mujica'ya uzanan bir devrimin öyküsü...
Bu isyan dünya tarihinde eşine az rastlanır bir miras yarattı.
Özellikle Küba'da yakılanı, Güney Amerika'nın fakir halklarına, Afrika'ya kısacası sömürünün olduğu her toprak parçasına uzanan bir işaret ateşi oldu.
Çünkü o isyanın içinde ateş parçası Che vardı.
Fidel Küba devriminin aklı, Che de yüreğidir bana göre.
Uruguay'da yaşayan göçmen bir ailenin çocuğu olarak Pepe de elbette bu devrimden çok etkilendi.
Che'ye olan hayranlığı ile bilinir.
Pepe'yi 'Saraysız başkan' olarak hepimiz tanıyoruz.
Herkesin bu hikayeye ilişkin az çok bilgisi var.
Bir gerilla olarak başlayan hikayesini, mütevazı ve halkına düşkün bir başkan olarak tamamladı.
(Gerilla kelimesinin karşılığı benim için ülke ülke değişir bunu belirtmeden geçemeyeceğim.
Kimi sadece vatan hainidir!)
Pepe'nin son arzusu üç ayaklı köpeğinin yanına, sekoya ağacının gölgesine gömülmekti...

İnsanın hikayesini kıymetli kılan şey yaşanmışlığıdır.
Nasıl başladı ve nasıl bittiğinin arasında ne yaptığın;
Asıl hikaye burada...
Nerelerde kayboldun, nasıl buldun patikayı?
Kimlerle yürüdün?
Hedefine ulaşabildin mi?
Devrimci olarak başlayan hayatın bir devrimci olarak sona erdi mi?
Pepe öyle göçtü bu dünyadan.
'Herkes kendi hayatının potansiyel devrimcisidir' diyerek, kişisel gelişim gurularına selamı verip devam edelim.
Pepe eylemleri bol gençlik döneminde arkadaşlarıyla bir eğlence mekanının duvarına; 'Ya herkes dans edecek ya da hiç kimse!' yazmış.
Esasında konu bundan ibaret.
Öyle bir devir ki;
Kendine kadar Müslüman,
Yettiği kadar ülkücü,
Standartları kadar devrimci...

Hepinizi gördük; hepiniz bizim çocukluğumuzun, gençliğimizin üstünden geçtiniz, hala bitmediniz.

Hoşçakal Pepe, Che'ye selam!